Felç

Felç (İnme), beyin kanlanmasının aniden kesilmesi (iskemi=kanlanma bozukluğu) halinde beynin kanlanması ve nöronların beslenmesinin kesilmesidir. Bu durum beynin kandaki şeker, oksijenin nöronlar tarafından sentezlenip proteine dönüşmesinin de engellenmesidir. Eğer bu gibi bir tablo hasıl olduysa bu felç (stroke-inme) olarak nitelendirilir. Ayrıca beyin damarlarından birinin yüksek tansiyona bağlı baloncuk (anevrizma) yapması sonucu patlamasıyla da çevre dokunun kanlanması sonucu da benzer tablo oluşabilir. Bu gibi tablolar kanın (kanamalı inme) yayılarak beyin dokusuna ve hücrelere zarar verme halidir.

2 türlü felç (inme) vardır?

İnmeye ait belirtileri saptamak ve tanımak çok kolaydır. Ani bilinç kaybı ya da güçsüzlük (özellikle vücudun bir tarafında tutmama), konuşma veya konuşulanları anlama zorluğu, ani yürüme güçlüğü, baş dönmesi, veya dengede durma zorluğu, koordinasyon ve çevreyle ilişki kurma zorluğudur. Beyin hücreleri yeterli oksijen ve gerekli besin maddelerini (mineraller ve karbonhidratları) alamama nedeniyle hızlı bir şekilde ölmeye başlarlar yada ortama kan karışması nedeniyle yırtılma ve kopmalara bağlı olarak aniden ölürler. Hasara uğrayan hücrelerin bazıları birkaç saat içinde dengeye gelmeye çalışırlar. Zamanında yapılan uygun tedaviyle bu hücreler korunabilirler.

Bu tanıma göre 2 tipte inmeden bahsedilir.

  1. Tıkayıcı tipte inmeler
  2. Kanayıcı tipte inmeler

Tıkayıcı Tipte İnmeler

Beyin damarlarından birinin veya bir kaçının aynı anda tıkanması ile ortaya çıkan tablodur.

Kanayıcı Tipte İnmeler

Beyin damarlarından herhangi birinin yırtılması ile açığa çıkan kanama aniden gelişmeleri nedeniyle kanamalı inme olarak adlandırılırlar.

Diğer inme tabloları

Yukarıda belirtilen inme tablolarının yanı sıra tedavi süreçleri oldukça zor olan, palyatif bakım düzeyinde olan Hipoksik İskemik Ensefalopati tanıları konulan travmatik tablolar da vardır. Genellikle trafik kazaları, yüksekten düşme ve travmatik beyin hasarları sonucu görülür. Hasta ile iletişim kurmanın zor olduğu bir tablo olarak bilinir. Tedavi ve bakım protokollerinde sürekli takip ve rehabilitasyon gereklidir.

Teşhis Yöntemleri

İnme birçok tetkik yöntemiyle teşhis edilebilir. Kısa bir nörolojik muayene, kan testleri, Bilgisayarlı Beyin Tomografileri(BBT), Magnetik Resonans Imaging(MRI) çekimi, Doppler Ultrasound ve anjiyografi gibi yöntemler ile teşhis konulabilir.

Etiyolojik Faktörler (Sebepleri)

İnme bazen ailevi yatkınlık gösterir. Aile üyelerinden birinde genetik bir yatkınlık olabileceği gibi yaşam tarzı da inme gelişmesine neden olabilir. İnme için en büyük risk faktörleri Hipertansiyon(HT), Kalp Hastalıkları, Şeker Hastalığı ve Sigara Kullanmadır. Diğer ağır risk faktörleri içinde alkol kullanımı ve bağımlılığı, yüksek kan kolesterol düzeyleri, uyuşturucu ilaç kullanımı ve genetik veya konjenital bozukluklar sayılabilir. İnme için bazı nadir risk faktörleri içinde sadece kadınlar ön planda sayılmaktadır. Bunlardan öncelikli olay gebeliktir, ölü doğum ve menopozdur.

Felç (İnme)
Felç (İnme)

Felç (İnme) Tedavi Seçenekleri

Felç tedavilerinde koruyucu yaklaşımlar ve tedavi seçenekleri 3 e ayrılır

Genellikle ortada üç türde felç tedavi dönemi söz konusudur.

Koruyucu Tedavi Yaklaşımlar

Koruyucu tedavide üzerinde durulan en önemli faktörler sigara, uyuşturucu, alkol ve diğer risk oluşturucu ilaç bağımlılığı gibi nedenlerin ortadan kaldırılması. Bu faktörler yanında beslenme şeklinin düzenlenmesi en önemli koruyucu tedavi yöntemlerinin başında gelmektedir. Özellikle yağ tüketimi, besin programlarının düzenlenmesi diyet bölümümüzde önerildiği şekilde ciddiye alınmalı ve uygulanmalıdır. Doğal besin maddelerinin tercih edilmesi ve kan kolesterol düzeylerinin yükselmesine neden olacak diyet programlarından uzak durulması önerilmektedir. Oral kontraseptif dediğimiz doğum kontrol haplarından uzak durularak felç tablolarından mümkün derece uzak kalınabilir.

Hipertansif hastalar özellikle düzenli doktor kontrolünden geçmeliler ve hipertansiyona neden olan risk faktörlerinden uzak durarak kan basınçlarının uygun tedaviler vasıtasıyla kontrol altından tutulmalıdır. Hipertansiyonu olan kişilerde felç geçirme olasılığı daha da yüksektir. Rastgele ilaç kullanımlarından sakınılması da ayrıca önemli bir sorundur. Kan sulandırıcı etkileri olduğu inancıyla da rastgele aspirin ve benzeri ilaçların sürekli kullanılması da kanayıcı tipteki inmelerde önemli bir sorundur. Bu tür olgular düzenli hekim kontrolünde olmalıdırlar.

Acil Tedavi Yaklaşımları

Acil tedavi yaklaşımında asıl problem bu tür olguların zamanında tanınması, zamanında hastaneye ulaştırılması, olayın yeni bir olay olup olmadığının erkenden anlaşılması gibi durumlardır. Şayet olgular daha önce bu tür bir rahatsızlık geçirmiş ve mevcut durumundan daha farklı bir klinik özellik göstermeye başladıysa tekrar acil servise müracaat etmelidir. Bu durumda acil hastaneye ulaşım için en uygun yol 112 Hızır Acil servisinden yardım istemektir. Bu durumda olgudaki yeni oluşan şikayetlerin hekime doğru bir şekilde aktarılmasıdır. Bunu takiben hekim gerekli önlemleri alarak hayati tehlikeden korumak için uygun müdahelede bulunacaktır. Uygun şekilde hastane ortamına ulaştırılan olgular gerekli tedavilerin sürdürülmesi için Stroke (inme) Ünitelerinde tıbbi tedaviye alınırılar.

Bu süreç genellikle olguların hayati tehlikeyi atlatmasına kadar sürer, bazen bu süreç 3-4 haftayı bulabilir. Olguların ev ortamında yada yataklı rehabilitasyon merkezlerine transportunun sağlanmasıyla tedavinin geleceği planlanır. Bu dönemde inmeye neden olan faktörlerin saptanması için gerekli incelemeler uzmanlar tarafından yapılır. Örneğin: Bilgisayarlı Beyin Tomografisi, MR incelemeleri, Anjiografik incelemeler, Renkli Doppler Ultrasonografi vs ile gerekli incelemeler yapılarak ek tedavi seçenekleri de gözden geçirilir.

Rehabilitasyon Yöntemleri

İnmeyi takiben acil tedavi; ve inme sonrası rehabilitasyon yaklaşımları ülkeden ülkeye değiştiği gibi, hekimden hekime de farklılıklar gösterir. Yüz yıllardan beri inme sonrası oluşan motor kayıpların (felçlerin) tedavi edilemeyeceği kanısı nedeniyle bu inanışı kırmak zordur. Bugün için bile bu nedenle hastalara tedavi amaçlı ne yapılırsa yapılsın herhangi bir neticenin alınmasının mümkün olmadığı yönündedir. Halbuki ilgili dal uzmanları gelişmekte olan teknikleri alıcı gözle inceleseler ve nörolojik rehabilitasyona gerekli ağırlığı verseler tedavilerindeki hastalarına daha çok faydalı olabileceklerdir.

İnmeden koruyan tedaviler genellikle risk faktörlerinin ortadan kaldırılmasına dönüktür. Akut (ani) inme tedavileri ise olay geliştiği anda olayı durdurmaya dönüktür. Kanamayı durdurmak veya tıkanan damarı açmaya çalışmak gibi. İnme sonrası geç dönemde ise rehabilitasyon programları sayesinde kaybedilen fonksiyonların üstesinden gelinmeye çalışılması şeklinde sürdürülmektedir. İlaç tedavisi en yaygın inme tedavi seçeneğidir. İnmeden korunmak için sebebe dönük veya inme anında kafa için basıncını azaltmaya dönük veya damar tamiri yada bir vasküler malformasyonu çıkarmak için cerrahi girişimler yapılabilir.

Bu güne kadar inme sonrası rehabilitasyon için Fizik Tedaviden bahsedilirdi. Halbuki Fizik Tedavi ajanları ağrı tedavisi amaçlı uygulanan yöntemlerdir. Fizik tedavi ajanları Rehabilitasyon amaçlı kullanılamazlar. Rehabilitasyon ayrı bir konsepttir. Rehabilitasyonda amaç kaybedilen fonksiyonların yeniden geri kazandırılması yanında geriye kalmış kısmi sekellerle birlikte günlük yaşamsal aktiviteleri yürütmenin olguya öğretilmesidir. Halk arasında da yanlış olarak kullanılan fizik tedavi görmek deyimi yerine rehabilitasyon görmek deyiminin kullanılması daha doğrudur.

Rehabilitasyonun önemli metotlarından biri; Occupational Terapidir (OT) yani el becerisi ve meşguliyete dönük terapidir. OT içerisinde egzersizler ve inme geçiren hastaya her gün başkası yardımıyla günlük işlevlerini ve aktivitelerini (yemek yemek, içmek ve yutmak, giyinmek, banyo yapma, yemek yapma, okuma, yazma ve tuvalet ihtiyacını giderme) yeniden öğretilmesi şeklindedir.

Benzer Gönderiler

Bir yanıt yazın

2 Yorumlar